Siena’yı ilk defa 2010 yılında Pisa’dan trenle gitmiştik. Birkaç saat geçirdiğimiz ancak çok beğendimiz Siena’ya 2014 yılında tekrar gittik. Pisa’dan trenle direkt Siena’ya gidiş yok. Önce Empoli’ye gidip, buradan aktarma yaparak Siena’ya ulaşabiliyorsunuz. Yolculuk yaklaşık 1 saat 45 dakika-2 saat aralığında sürüyor.

Tren saatlerine ulaşmak için lütfen tıklayın.

Pisa Centrale tren istasyonunda biletinizi kredi kartıyla da alabilirsiniz ancak kimlik kontrolü için pasaportunuzu görmek istiyorlar, yanınızda taşıyorsanız sorun olmayacaktır. Biletinizi trene binmeden önce, Pisa’daki tren istasyonundaki sarı makinalara yerleştirerek onaylatmayı unutmayın.

Trene binerek öncelikle yaklaşık yarım saatte Empoli’ye gittik. Empoli çok küçük bir tren istasyonu, o yüzden hemen diğer hattın geçtiği bölümü bulabilirsiniz. İstasyonda yönlendirici tabelalar bulunuyor.

Siena’da indiğinizde istasyondan bir alışveriş merkezine çıkıyorsunuz. Buradaki süpermarkette herşeyin fiyatı çok uygun. Alışveriş merkezinden çıkıp ana istasyon binasına giderek otobüs bileti almanız gerekiyor. Burada 2 kişiye sorduk, sadece orada satıldığını söyledi. İstasyonun içerisindeki büfede biletler satılıyor. Biz sorun olmaması için gidiş-dönüş olarak 2 tane bilet aldık. Daha sonra alışveriş merkezine geri dönüp “To city center” tabelalarını takip ederek asansörle otobüslerin geçtiği yola indik. Şehir merkezine 17 nolu otobüs hattını kullanılarak gidiliyor. 10 dakika bir geçiyor duraktan. 17 nolu hattın dışında 8 ve 77 nolu hatlar da şehir merkezine götürüyor. En son durak olan V.Garibaldi Opp.P.Sale durağında indikten sonra 15 dakika yürüyüp Siena’daki Campo meydanına ulaştık.

Aradaki yollar araç trafiğine kapalı olduğundan mecburen yürünüyor ama çok güzel sokaklar, mağazalar da bu sokaklarda.

İtalya’da özellikle Roma‘da sık sık gördüğümüz emziren kurt heykelini Siena’nın sokaklarında da gördük.

Roma Mitolojisine göre M.Ö. 753’de Roma şehrinin kurucuları olan Romulus ve Remus; Savaş Tanrısı Mars ile Rhea Silvia’nın ikizleridir. İki kardeşi de bir kurtun bulup beslediğine inanılıyor ve kurtun emzirdiğini gösteren heykelleri birçok yerde bulunuyor.

Piazza del Campo tabelalarını takip ederek meydana ulaşabilirsiniz.

Campo Meydanı

Siena at yarışlarıyla ünlü bir şehir. Her yıl 2 Temmuz ve 16 Ağustos tarihlerinde Palio di Siena ya da kısaca Il Palio adıyla at yarışları oyunları düzenleniyor. Yarışlar şehrin en büyük meydanı olan Campo meydanında yapılıyor. Yarışlarda şehrin 17 semtini(contrade olarak adlandırılıyor) temsilen atlar yarışıyor. Yarışa katılan tüm at ve biniciler temsil ettikleri semtlerin renklerine ve simgelerine uygun olarak giyiniyorlar.

Aquila (Kartal),Bruco (Tırtıl), Chiocciola (Salyangoz), Civetta (Baykuş), Drago (Ejderha), Giraffa (Zürafa), Istrice (Kirpi), Leocorno (Tekboynuz),Lupa (Dişi kurt), Nicchio (Deniz kabuğu), Oca (Kaz), Onda (Dalga), Pantera (Kara Panter), Selva (Orman), Tartaruga (Tosbağa),Torre (Kule) ve Valdimontone (Koç).

Meydanın kenar kısımlarında restaurant ve kafeler var. Restaurantların olduğu bölümde ayrıca Fonte Gaia(eğlence çeşmesi) bulunuyor.

Fonte Gaia

1342 yılında yapılmış olan çeşmeye su 25 km uzaklıktan su borularıyla getirilmiş. 1800’lü yıllarda ise etrafındaki heykeller ve süslemeler yapılmış.

Meydanın en büyük ve önemli yapısı şehir Belediye Sarayı olarak geçen Palazzo Pubblico.

1297 yılında yapımına başlanan Palazzo Pubblico’nun kulesi(Torre del Mangia) 1338-1348 yılları arasında inşa edilmiş. İlk yapıldığında İtalya’da dini olmayan binalar arasında en yüksek yapı olarak yer alıyormuş. 88 metre uzunluğundaki kulenin aynısı 1900’lü yıllarda İngiltere’nin Birmingham şehrine yapılmış.

Belediye binası ise Kopenhag ve Odense şehirlerindeki belediye binalarına ilham vermiş ve buralarda da çok benzerleri inşa edilmiş.

Siena Katedrali(Duomo di Siena)

Katedral 1215-1263 yılları arasında inşa edilmiş. Campo meydanına 5 dakika yürüme mesafesindeki katedralde, siyah ve beyaz ağırlıklı olarak kullanılmış. Siena şehrinin kurucuları Remus’un oğulları Senius ve Aschius’un beyaz ve siyah renkli atlarını temsilen bu renkler katedralde de kullanılmış. Ayrıca katedralin ön kısmında kırmızı mermer kullanılarak yapıyı renk verilmiş.

Siena’da Nerede Yenir?

Biz iki ziyaretimizde de memnun kaldığımız ve fiyatları da diğer restaurantlara göre uygun olduğundan akşam yemeği için saat kulesine bakarken solda yer alan Bar Il Palio‘da yedik.

İçinde patates püresi olan, domates sosuyla servis edilen İtalyan yemeği Gnocchi(niyoki), salata, su ve 1 litre beyaz şarap için toplam 41.50 Euro hesap ödedik.

Galeteria

Campo meydanına giderken yürüdüğünüz yolda, meydanın uç noktasına doğru inen köşede sağda bir dondurmacıdan dondurma aldık. Biz şans eseri burayı bulduk, dükkan çok kalabalıktı, o yüzden farkettik. Küçük bir dükkan. Buradan dondurma aldık. Eşim naneli ve limonlu dondurma istedi, ben yine nutella ve çikolatadan şaşmadım. Dondurmalar çok güzeldi, Roma’da akıllandığımız için birer top dondurma aldık. Özellikle nanelisi gerçek nane yiyormuş gibi güzel yapılmıştı.

Nannini

Campo meydanına inerken solda büyük bir pastane. Siena’nın Ricciarelli adında ezme bademden yapılmış kurabiyeleri meşhurmuş. Bu pastane de en kalabalık olandı. O yüzden burdan bir tane sade, bir tane de çikolatalı ricciarelli(Ricciarelli al Cioccolato) kurabiye aldık. Çikolatalısı daha güzeldi. İki tanesine 1.50 Euro ödedik. Bu kurabiyeler İtalya’da birçok yerde de satılıyor. Havaalanındaki free shopta da gördüm.

Parfümeri Dükkanı

Acqua dell’ Elba, Campo meydanına yakın bir parfümeri dükkanı. Kendi markalarına ait ürünler satılıyor. Biz açıkçası sokaktan gezerken parfüm kokusunu takip ederek buraya geldik. Beğendiğimiz parfümden de aldık. Kalıcı parfümler satıyorlar. Yolunuz düşerse dükkana uğramanızı tavsiye ederim.

Siena’da Nerede Kalınır?

Siena seyahatimizde Hotel Athena’da kaldık. Campo meydanına yürüme mesafesinde olması, ücretsiz otopark, kahvaltı, temiz ve rahat odası nedeniyle çok memnun kaldık.

Siena şehri surlarla çevrili. Otel de surların hemen yanında yer alıyor.

Otelin internet sitesine ulaşmak için lütfen tıklayın.

Yeni eklenecek şehirlerle ilgili anında bilgi sahibi olmak için hemen Facebook ve Twitter hesaplarımı takip etmeye başlayın.

Yazımla ilgili yorumlarınızı bekliyorum.

İyi seyahatler